1533 İstanbul Antlaşması ve Önemi

1533 yılında imzalanan İstanbul Antlaşması Osmanlı tarihinde önemli bir antlaşmadır. Özellikle 1606 Zitvatorok antlaşması ile kıyaslandığında önemi daha da anlaşılacaktır. Şunu unutmamak gerekir ki barış antlaşmalarında genellikle imzalanan şehrin ismi verilir.

Bu nedenle Osmanlı tarihinde birçok İstanbul Antlaşması mevcuttur. Örneğin 1553 İstanbul Antlaşması veya 1700 yılında imzalanan İstanbul Antlaşması hep farklı antlaşmalarıdır. Biz bu yazıda 1533 İstanbul Antlaşması üzerinde duracağız.

1533 İstanbul Antlaşması kısaca şu öneme sahiptir. Bu antlaşma ile Avusturya arşidükü Osmanlı sadrazamına eşit sayılmıştır. Osmanlı padişahına denk protokol olarak Avusturya’da kimse bulunmayacaktır.

İstanbul Antlaşması Kısaca Özeti ve Önemi

İmzalanma tarihi: 22 Temmuz 1533

Hangi padişah devrinde imzalandı: Kanuni Sultan Süleyman

İmzalayan devletler: Osmanlı Devleti – Avusturya

Antlaşma öncesi savaş: Alman Seferi

Antlaşmanın Maddeleri ve Sonuçları

İstanbul Antlaşması maddeleri itibariyle şöyle sıralanabilir:

  • Arşidük Ferdinand Alman Kralı ve Şarlken İspanya Kralı olarak kabul görülecektir.
  • Her iki kral da Osmanlı sadrazamına denk sayılacak ve Osmanlı Padişahını büyük imparator bileceklerdir.
  • Zapolya Macar kralı olacaktır.
  • Kral Ferdinand Osmanlı Devletine yılda 30 bin duka altını vergi olarak verecektir.
  • Macaristan yarısı Zapolya’ya yarısı da Ferdinand’a bağlı olacak şekilde ikiye ayrılmıştır.

Bu antlaşmayla Osmanlı Devleti’nin Avrupa’nın en büyük gücü olduğu kabul edilmiş ve İmparatorluk Avrupa’da etkin bir rol oynamıştır. Avrupa kralları kendi aralarındaki meseleleri çözmek için Osmanlı İmparatoruna başvurmak durumunda kalmıştır.

Bu nedenle bu antlaşmanın imzalandığı dönemde Osmanlı tarihteki en güçlü ve itibarlı dönemini yaşamaktadır.

İstanbul Antlaşmasına Giden Süreç

1533 İstanbul Antlaşmasının önemi ve maddeleri üzerinde kısaca durduk. Şimdi de antlaşmaya giden sürece kısaca değinelim.

Osmanlı ordusu 1532 – 1533 yıllarında Alman topraklarına doğru sefer gerçekleştirmiştir. O dönemde Macar toprakları Alman idaresine girmiş ve Alman birliği Avrupa’da büyük bir güç haline gelmeye başlamıştı. Osmanlı Devleti Macaristanı fethetmiş ancak devlette çıkan isyan hareketlerinden faydalanan Alman ordusu Macar topraklarını taciz etmeye başlamıştı.

Bunun üzerine Kanuni Sultan Süleyman Avrupa üzerine sefer gerçekleştirmek istedi. I. Viyana kuşatması kış şartlarının zorluğu nedeniyle başarılı olamamıştı. 1532 yılının Haziran ayında Sultan Süleyman Alman topraklarına doğru harekete geçti.

Önce Macaristan’a doğru sefer düzenlendi ancak Osmanlı ordusunu herhangi bir güç karşılamadı. Bunun üzerine Sultan Süleyman küçük kaleleri tek tek ele geçirerek İmparator V. Karl’ı meydan savaşına davet etti ancak yanıt alamadı.

Hristiyan alemi Osmanlı’nın yeniden Viyana’ya saldırmasından endişe ediyordu. Nitekim Osmanlı ordusu da Avusturya yönüne harekete geçti. Viyana’dan sonraki en önemli şehir olan Graz şehri ele geçirildi. Buna rağmen herhangi bir meydan savaşı gerçekleşmedi. Alman orduları Osmanlı ordusuyla savaşmak istemiyorlardı.

İçte isyan hareketlerinin artması sonucunda Sultan Süleyman sefere son vererek geri dönme kararı aldı. Bunun üzerine 1533 İstanbul Antlaşması düzenlenmiştir.

Yorum YAZIN

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

13 − one =