Hangi İlke Yeniliklerin Sürekliliğini Öngörür?

Atatürk’ün 6 tane ilkesi olduğunu biliyoruz. Bu ilkeler onun şahsi düşünceleri olmaktan öteye geçip Türkiye Cumhuriyetinin temel dayanakları olmuşlardır. Türk tarihini anlamak için bu ilkeleri de bilmek gerekiyor. Vakti geldikçe bu ilkelerle ilgili soruları cevaplamaya çalışacağız. Bu yazıda hangi ilke yeniliklerin sürekliliğini öngörür sorusuna cevap vereceğiz. Daha başka bir deyişle yeniliklerin sürekliliğini zorunlu gören Atatürk ilkesi hangisidir ona değineceğiz.

Yeniliklerin sürekliğini öngören ilke “inkılapçılık” ilkesidir. Bu ilkeye “devrimcilik” ilkesi de denebilmektedir. İnkılap demek değişim ve yenilenme demektir.

İnkılâp hareketleri toplumla ilgili gerekli adımların etkili bir şekilde atılması ve toplumun belirli açılardan değişmesidir. Bu değişim genellikle toplumdaki kurumların değiştirmesi şeklindedir.

Yeniliklerin sürekliliğini öngören ilke

Atatürk ve Türk İnkılabı

Birinci Dünya Savaşı sonrasında dağılan Osmanlı İmparatorluğunun bünyesinden Türkiye Cumhuriyetini çıkarmak çok köklü bir inkılap yani devrimdir. Savaş sonucunda Osmanlı’nın artık yeni dünyaya ayak uyduramadığı kesinleşti. Daha önce de adım adım reform hareketleriyle yenileşmeye çalışan Osmanlı Devleti’nin artık köklü bir inkılaba tabi tutulması tarihi bir gereklilikti.

Atatürk inkılapları gerçekleştirmeden önce yurdun kurtulmasını amaç edinmiştir. Önce bağımsızlık kazanılmış ardından da çeşitli inkılaplar adım adım geçirilmiştir. Atatürk’ün Cumhuriyet kurulduktan sonra ömrü kısa sürmüştür. 15 sene hayatta kalan Atatürk bu kısa süreye birçok köklü değişimler sığdırmıştır. Atatürk’ün bu köklü değişikliklere cesaret göstermesi onun devrimci kişiliğini göstermektedir.

Atatürk inkılaplarından önde gelenleri şöyle sıralanabilir:

  • Saltanat kaldırıldı.
  • Cumhuriyet ilan edildi.
  • Halifelik kaldırıldı.
  • Kıyafetler değişti. Şapka takma yeniliği getirildi.
  • Tekke zâviye ve türbeler kapatıldı.
  • Soyadı kanunu çıkarıldı.
  • Lakap ve unvanlar kaldırıldı.
  • Uluslararası saat, takvim ve uzunluk ölçüleri kabul edildi.
  • Avrupa tarzında bir medeni kanun yürürlüğe kondu.
  • Laiklik getirildi.
  • Tevhid-i Tedrisat kanunu ile öğretim birleştirildi.
  • Latin alfabesine geçildi.
  • Türk Dil ve Türk Tarih Kurumları kuruldu.

Yukarıda sayılan bütün bu yenilikler büyük ve köklü değişimler olmalarına karşın 15 seneye sığdırılmıştır.

İnkılapların Sürekliliği

Atatürk yukarıda belirttiğimiz köklü değişiklikleri dönemin gereklilikleri sonucunda yapmıştır. Kendisinden sonra da dünyanın sürekli değişeceğini ve ihtiyaçların da farklılaşacağını ön görmüştür. Bu nedenle Atatürk ilkelerinden biri inkılapçılık olarak belirlenmiştir. Bu ilke yeniliklerin sürekliliğini öngören bir ilke olarak meydana gelmiştir.

Gelecekte de günümüzde var olan kurumların değişmesi gerecektir. Bu değişim bazen reform şeklinde yenilemelerde kademeli olarak yapıldığı gibi bazen de devrim hareketleri ile köklü değişimler meydana gelmektedir.

İnkılapçılıkta esas olan işlevini yitirmiş olan kurumların yerine çağın gerekliliklerine uygun olarak yeni kurumlar koymaktır. Atatürk inkılapları bunu yapmayı hedeflediği gibi kapıyı açık bırakarak daha sonraki dönemlerde de sürekli olarak yenileşmeyi öngörmüştür.

Yeniliklerin sürekliliğini zorunlu gören Atatürk ilkesi hangisidir öğrendik. İnkılapçılık zaten yenilikçilik demektir. Buradan da aklınızdan tutabilirsiniz.

Yorum YAZIN

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

thirteen − 9 =